Blog Archive

Tuesday, June 22, 2010

Yeşil enerji istihdamı patlatacak

Yasanın Meclis'ten geçmesi halinde 50 bin kişiye iş imkanı doğacak
Yenilenebilir enerji yatırımlarının önünü açacak yasa için son dönemece girildiğinin sinyallerinin verilmesi, gözleri enerji sektörüne çevirdi.

Onaylanma süreci neredeyse yılan hikâyesine dönen Yenilenebilir Enerji Yasası'nın gecikmesi bazı yatırımcıların cesaretini kırsa da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın tasarıya yönelik olumlu açıklamaları sektörü tekrar hareketlendirdi.

Önümüzdeki 20 yılda yenilenebilir enerji kaynaklarına 600 milyar doların üzerinde yatırım yapılması bekleniyor. Yalnızca Türkiye'de 50 bin kişilik ek istihdam yaratacağı düşünülen sektörün dünyadaki radikal büyümesi de dikkat çekiyor.

ABD'li araştırma şirketi Global Business Intelligence'ın (GBI) yayımladığı bir rapora göre 2001 yılında 39.24 milyar dolar olan yenilenebilir enerji yatırımları, 2009'da (yıllık ortalama 30.8 büyümeyle) 336.78 milyar dolara yükseldi. Ekonomik krizin tüm sektörleri derinden etkilediği dönemde bile yenilenebilir enerji sektörü yüzde 43.4 gibi muazzam bir büyüme rakamına ulaştı.

2015 yılında 650 milyar dolarlık bir hacme ulaşması beklenen sektördeki en dikkat çekici büyümeyi ise aralarında Türkiye'nin de olduğu gelişmekte olan ülkelerin yaşayacağı öngörülüyor. Öyle ki 2001'de 1.76 milyar dolar olan enerji yatırımı toplamı söz konusu ülkelerde 2009 yılında 65.86 milyar dolara kadar yükseldi. Bu yatırımların yüzde 44.84'ü kredi kuruluşları, yüzde 22.57'si mevduat kredileri, yüzde 19.19'u satın almalar ve yüzde 11.95'i de ortaklıklar yoluyla finanse edildi.

Peki, Türkiye gerçekten de bu sektörün başat oyuncularından biri olabilecek mi? Söz konusu yasanın geçmesi istihdama ne gibi katkılar sağlayacak?

Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından hazırlanan “Global Green New Deal” başlıklı rapora göre yenilenebilir enerji yatırımının hem ekonomik hem de fayda dağılımı oldukça yüksek. Son beş yılda yaklaşık 2.3 milyon kişi, yenilenebilir enerji sektöründe direkt ve dolaylı olarak istihdam edildi. 2030 itibariyle sektörün en az 20 milyon kişiye daha iş yaratacağı düşünülüyor. Türkiye'de yaklaşık 50 bin kişilik istihdam beklentisi yaratan sektörde ise en çok konuşulan konu, mavi yakalı istihdamı olacak.

Mavi yakalı istihdamı artacak!
Türkiye'nin tek rüzgâr tribünü üreticisi SoyutWind Proje Geliştirme Direktörü Ali Çolak'a göre yenilenebilir enerji teknolojileri sektörü, yan sanayiyle birlikte düşünüldüğünde özellikle mavi yakalılar için önemli bir gelir kapısı. Tribün üretiminde ciddi bir yan sanayi ihtiyacı oluştuğunu belirten Çolak, meslek lisesi mezunu pek çok kişinin bu alanda görevlendirilebileceğinin altını çiziyor. Yalnızca rüzgâr enerjisi üretiminde 10 bin kişilik istihdamın olacağını belirten Çolak, yasanın geçmesiyle pek çok mühendisin yıldızının da parlayacağı görüşünde.

Başta elektrik - elektronik olmak üzere çevre, makine ve mekanik mühendislerinin aranan isimler olacağı bu sektörde, ihtiyaç duyulacak diğer uzmanlık dallarının başında meteoroloji ve jeoloji geliyor. Tribünlerin kurulacağı alanlarda gerekli ölçümlerin yapılabilmesi için kritik önem taşıyan bu branşlar, yatırımların yapılacağı bölgelerin de belirleyicisi olacak.

Projelerin kurulumundan işleyişine kadarki tüm aşamalarda ihtiyaç duyulan diğer bir uzmanlık dalı ise çevre mühendisliği olacak. Yenilenebilir enerjinin en sağlıklı metotlardan biri olduğunu söyleyen Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şube Başkanı Mehmet Gölge, çevre mühendisi istihdamının önemine dikkat çekiyor. Yapılacak yatırımlarda çevre mühendisi istihdam edilmediği takdirde hatalı projeler yapılabileceğini aktaran Gölge, yasa uygulanırken istihdamın doğru konumlandırılması gerektiğini belirtiyor.

Mevcut durumda yenilenebilir enerji yatırımlarının sayısına bağlı olarak bu sektördeki çevre mühendisi istihdamının da düşük olduğuna değinen Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Semra Ocak, “ Gerekli yasal düzenlememelerle yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı teşvik edilirse, bu sektör meslektaşlarımız için önemli bir istihdam alanı haline gelebilir” dedi.

Dünyanın gözü Türkiye'de
Yasanın kısa sürede çıkacağının sinyalleri Enerji Bakanlığı'nın 2010 – 2014 stratejik planlarına bakıldığında da göze çarpıyor. 2023 yılına kadar yurtdışından alınan enerji miktarının azaltılmasının öngörüldüğü raporda doğalgaz ve hidroelektrik üzerine yapılacak yatırımların artırılacağı belirtiliyor.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payını arttırmayı da hedefleyen raporda, 2023 yılına kadar elektrik üretimindeki yeşil enerji payının en az yüzde 30 düzeyinde ulaştırılması planlanıyor. Başta Danimarka olmak üzere pek çok ülkenin Türkiye'de yenilenebilir enerji yatırımı yapmak istemesi de sektörü umutlandıran ayrıntılardan.

Nükleer'den fazla istihdam yaratıyor...
Enerji Bakanlığı'nın hedefleri arasında nükleer enerji yatırımları da göze çarpıyor. Çevreci grupların tepkinsini çeken nükleer enerji, istihdam anlamında da uzmanların kafasını karıştırıyor. Araştırmalar rüzgâr ve güneş enerjisi santrallerinin istihdam gücünün nükleer ve termik santrallere göre daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. 1 megavat gücündeki yenilenebilir enerji santrali ortalama 10 kişilik istihdam yaratırken bu rakam aynı büyüklükteki termik santralde bire düşüyor.

Rakamlarla yenilenebilir enerji...
• Türkiye'de şu anda inşaatı devam eden 75 hidroelektrik (HES), 20 adet rüzgâr ve dört adet jeotermal santrali projesi bulunuyor.
• Güneş enerjisinde ise yaklaşık bin 500 proje ve 22 bin 500 kişilik istihdam beklentisi var.
• Şu anda Türkiye'deki yenilenebilir kaynaklı enerji projelerinde beş bin mühendis istihdam edildiği tahmin ediliyor.
• Rüzgâr enerjisi sektöründe 10 bin kişilik istihdam bekleniyor.

"Yasanın çıkması için herkes canla başla çalışıyor"
Zeki Eriş / Rüzgâr Enerjisi Santralleri Yatırımcıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi
Yasanın çıkması durumunda 2020 yılına kadar 20 bin megawat enerji üretimi hedefleniyor. Bu rakamı tutturmak için yaklaşık 400 ila 450 arasında santralin kurulması söz konusu. Bir santralde büyüklüğüne göre değişmekle birlikte yaklaşık 12 kişi çalışır. Yani yasa çıktığı takdirde açılacak santrallerde yaklaşık 5 bin 500 – 6 bin kişilik kalıcı istihdam sağlanacak. Ancak istihdam rakamı bununla sınırlı değil. Tribünlerin inşası sırasında da yaklaşık 6 bin 500 kişilik geçici istihdam yaratılacak. Tabii o dönemde inşaatlar düzenli olarak yapılacağı için bu istihdama geçici demenin de çok doğru olmadığı kanaatindeyim. Yani toplamda 12 bin kişilik bir istihdam rakamından bahsedebiliriz. Dünyaya baktığımızda Almanya, ABD gibi pek çok ülke istihdam rakamlarını yukarı çıkartmak için yenilenebilir enerji teşviklerini artırıyor. Türkiye'de çıkış sürecinin uzamasının tek nedeninin konjonktüre takılması olduğunu düşünüyorum. Yoksa hem iktidarın hem de muhalefetin yasanın onaylanması için can ve başla çalıştığına eminim…

"Yatırımlar önemli ölçüde artacak"
Tolga Bilgin / Rüzgâr Enerjisi ve Su Santralleri İşadamları Derneği (RESSİAD) Genel Sekreteri \ Bilgin Enerji Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi
Yasanın yapılacak yatırımlarda bir patlama yaratacağını söyleyemem ama yatırımları artıracağı kesin. Geçmesi durumunda yaratacağı iki önemli fayda olacak. Bunlardan ilki şu anki mevcut koşullarda su ve rüzgâr ölçümlenemeyen bir enerji olduğu için fiyat garantisi yok. Fiyatlar bir borsa gibi inip çıkıyor. Ama mevcut yasa bunu bir sisteme oturtacak ve sabit ücret getirecek. İkinci önemli bir faydası ise santrallerin kurulum aşamasındaki bürokratik engeller azalacak. Yatırım yapmak kolaylaşacak. Yeni yasanın yaratacağı istihdama dair bir rakam vermek zor ancak yatırımcıların ilgisinin yenilenebilir enerjiye çevrileceğini söyleyebilirim…

Enerji Bakanlığı'nın yenilenebilir enerji alanındaki yatırımları…
• Yapımına başlanan 5000 MW'lık hidroelektrik santrallerin 2013 yılı sonuna kadar tamamlanması
• 802,8 MW olan rüzgar enerjisi kurulu gücünün, 2015 yılına kadar 10 bin MW'a çıkarılması
• 2009 yılı itibari ile 77,2 MW olan jeotermal enerjisi kurulu gücünün, 2015 yılına kadar 300 MW'a çıkarılması
• Ekonomik potansiyel oluşturan yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin olarak lisans alınan projelerin öngörülen sürede tamamlanması için gerekli tedbirler alınması.
• Türkiye'deki hidroelektrik potansiyelinin azami ölçüde değerlendirilebilmesi ve özel sektör marifetiyle ülke ekonomisine kazandırılması için gerekli tedbirlerin uygulanmaya devam etmesi.
• Hidroelektrik üretmeye elverişli su kaynaklarının geliştirilmesine yönelik çalışmaların yürütülmesi için gerekli işbirliği sağlanması.
• Elektrik iletim sisteminin daha fazla rüzgar enerjisi santralı bağlanmasına imkan verecek şekilde güçlendirilmesi.
• Jeotermal kaynakların kullanımındaki koruma ilkelerine uygun olarak rejenerasyonları yapılması.
• Elektrik enerjisi üretimine uygun jeotermal alanların özel sektöre açılması
• Yenilenebilir enerji kaynakları alanında teknoloji geliştirme çalışmalarına ağırlık verilmesi


Kaynak: http://www.turkiyeegitim.com/news_detail.php?id=16768

No comments:

Post a Comment

Note: Only a member of this blog may post a comment.