Blog Archive

Sunday, December 6, 2009

Muzaffer Akpinar ile ruzgar enerjisi

6 Aralik Pazar 2009 - Sabah Gazetesi


Aralık 2006'da rüzgar güllerinin cazibesine kapılmıştınız. Siz ve iki ortağınızın telekomünikasyon sektöründe ciddi tecrübesi var. Zorlanmadınız mı başlangıçta?

Üçüncü yılı kutluyoruz. Demiştik ki biz telefondaki tecrübelerimizden dolayı sokakta teknoloji yönetmeyi biliyoruz. Rüzgar santrallarında bir saha orada, bir saha burada ve hepsi bir şebeke içinde çalıştığından ve de çok da teknoloji ve inovasyona açık olduğundan biraz telekoma benzettik. Doğru, üçümüzün de bilmediği bir sektördü enerji. Bilmeden bir işe atlamak, yeni bir denizde gidip de yüzmeye başlamak zor bir şey ama galiba bilmediğimiz şeyleri daha önce de yapma tecrübemizin olması fırsat ya da konfor oluşturdu. Biz telekoma başladığımızda da hiç telekomcu yoktu içimizde. Tekstilden telekoma geçmiştik ama yaptık.

Enerji işi sizi niye bu kadar çok heyecanlandırdı?

Yenilenebilir enerji olması sanıyorum. Çok heyecanlanıyorum. Aslında tesadüfi başladı. O günlerde Alaçatı'da dalga sörfü yaparken, Bozcaada'da dalarken iki tane tesis görürdüm. Türkiye'nin ilk iki yap-işlet-devret tesisi buralarda kurulmuştu. Hep düşünürdüm niye başka yerlerde yok diye ama tabii başka işlere çok yoğunlaştığımdan derinlemesine bakma fırsatım olmamıştı. Ne zaman biraz kafamızı kaldırıp baktık. İşte o zaman gördük. Dedik ki biz bu teknolojiyi yönetebiliriz. İkincisi de burası regüle bir ortam. Bir düzenleyici kurumu var. Dolayısıyla burada insanlar lisansla iş yapacaklar. Kurumla ve şebeke ilişkisi çok önemli.

Hedeflerimizde hepimiz intikaya uğradık

Hedeflerinizin ne kadarını gerçekleştirdiniz?

Biz üç yıl önce, 5 yılda 250 magawatta (mw) ulaşmayı hedefledik. Aslında Türkiye'de de hedefler çok daha yüksekti o zaman. Dolayısıyla hepimiz bir intikaya uğradık. Ama bu hedef hala bizim için gerçekçi bir hedef. Bergama'da 42.5 mw'lık bir tesisimiz var. Çeşme'de devraldığımız bir başka tesis birkaç hafta için de çalışmaya başlayacak. 15 mw'lık bir tesis. İkisini tamamladığımızda 57.5 mw'a ulaşacağız. Daha sonra Bergama'da 15 mw'lık bir kapasite artışı yapacağız. Kores'de de bir 15 mw ek kapasite artırımı yapacağız ve toplamda yaklaşık 87.5 mw'a ulaşacağız.

Avrupa'nın en iyi ikinci rüzgârı bizde ama yeterince kullanamıyoruz!..

Rüzgar enerjisi konusunda olmamız gereken yerde olduğumuzu düşünüyor musunuz?

Ne yazık ki düşünmüyorum. Karbon salınımı yapıyoruz. Yurtdışına nakit para ödüyoruz. Büyük bir fırsat var burada. Türkiye Avrupa'nın İngiltere'den sonra en iyi ikinci rüzgarına sahip. Türkiye Avrupa'nın en iyi ikinci güneşine sahip. Türkiye Avrupa'nın en iyi birinci jeotermal kaynaklarına sahip. Güneş biraz tartışmalı çünkü orada ancak destekle ticari olabilir ama diğerlerinde öyle değil. Biz şu anda kömürcü, doğalgazcı kaça satıyorsa ona satıyoruz. Hiçbir destek almıyoruz. Hiçbir imtiyaz almıyoruz. Buna rağmen motivasyonumuz var. Yapıyoruz ama yapamıyoruz.

Yaptığınız işin çevreci taraflarını anlatır mısınız bize?

Bergama'daki tesis 51 milyon euroya mal oldu. Her yıl bu tesis 32 bin aracın 25'er bin km yapmışçasına ürettiği egzoz gazı kadar karbon salınımını engelliyor. Böyle söylediğimde bana da müthiş geliyor. 113 bin ton yılda karbon salınımını engelliyor bizim tesis. Biz yılda 160 milyon kilowatt saat elektrik üretiyoruz bu tesiste. Bu kadar imalatı doğalgazdan yapsaydık, o zaman her yıl 17 milyon lira yurtdışına para ödeyecektik. Bu da içeride kalıyor. Bu açılardan kalındığında artık rüzgar enerjisi hiçbir tartışması olmayan, pırıl pırıl bir iş olarak karşımızda duruyor. İşte o yüzden 1 Kasım başvurularının çözülemez hale gelmesine insan inanamıyor. Biz buna çok üzülüyoruz. Sanıyorum başvurunun kurgusu yanlış oldu ve sonra içinden çıkılamaz bir hal aldı.

Bu sektöre 325 milyon euro yatıracağız

Bir de tabii sizin de EPDK tarafından 1 Kasım 2007'de kabul edilen 78 bin mw'lik başvuru içinde 6 projeniz var. Şu anki durum nedir?

Pek çok kişi bu sektörde bir fırsat var mı diye başvuru yaptı aslında. Ama sonra 78 binbaşvurudan epey elenen oldu. Ama hala son noktaya gelemedik ve çok vakit kaybettik . Görünen o ki bu işin neticelenmesi önümüzdeki yılın ortalarını da bulur. Biz bu arada 6 başvurudan birini eledik. Ticari bulmadık ve iade ettik. Geri kalan 5'i de yaklaşık 200 mw'lik oldukça iyi projeler.


Şu ana kadar ne kadar yatırdınız?

Borç artı sermaye olarak 75 milyon euro yatırdık. 250 mw'ye ulaşabilirsek, yaklaşık 325 milyon euroluk bir yatırım olacak.

Pazar payınız nedir?

Şu anda Türkiye'de rüzgar enerjisinde 650 megawatt kurulu güç var.Bunun yüzde 8'i bizim. 2010 sonunda 1200 megawattı rahat görürüz. Bizim de orada 57.5 megawatlık bir payımız olacak.

Yaptığınız yatırımlar kaç yılda dönecek?

7-5 yılda döner. Yenilenebilir enerji ürettiğimiz için öncelik hakkımız var. TEİAŞ'ın 10 yıl boyunca alma garantisi var.


Kaynak: http://www.patronlardunyasi.com/news_detail.php?id=74694

No comments:

Post a Comment

Note: Only a member of this blog may post a comment.