Blog Archive

Wednesday, February 22, 2012

Patronlardan yatırım tüyoları!

Patronlardan yatırım tüyoları!

Ekonomiye yön veren patronlar girişimci adaylarına çok kazandıracak iş fırsatlarını anlattı

Gelişmekte olan ülkelerde, etkin girişimcileri destekleyerek, ekonomik gelişime katkıda bulunmak amacıyla kurulmuş uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan ve merkezi New York'ta bulunan Endeavor 2006'dan beri Türkiye'de de faaliyet gösteriyor.

Endeavor Türkiye Yönetim Başkanlığı'nı Özcan Tahincioğlu yürütüyor. Suzan Sabancı Dinçer, Ebru Özdemir, Ali Koç, Ferit Şahenk, Murat Özyeğin gibi Türkiye ekonomisine yön veren isimler ise Endeavor Türkiye'nin yönetim kurulu üyeleri arasında yer alıyor. Haliyle hem mevcut yatırımcılar hem de 'girişimcilik' yoluna yeni çıkmayı planlayanlar için onların tavsiyeleri ve öngörüleri çok kıymetli.

Endeavor Türkiye yönetim kurulu üyeleri, 'Siz olsanız 2012'de hangi sektörlere yatırım yapardınız?' sorusunu yanıtladı...

Özcan Tahincioğlu niş mağazacılığı, Ebru Özdemir temiz enerjiyi, Suzan Sabancı Dinçer, turizm, altyapı-ulaştırma ve sigortacılığı, Ali Koç ise dış kaynak kullanımını anlattı. Şirketini büyütmek isteyen, yatırım yapacak yeni sektör arayanlar ve girişimci olmak isteyenler için başucu rehberi olacak öneriler, bu yazı dizisinde yer alıyor.

Dünya enerjinin 'temiz'ini istiyor, Türkiye'nin şansı çok

EBRU Özdemir-Limak Holding Yönetim Kurulu Üyesi

Temiz enerji teknolojileri, yenilenebilir enerji üzerine son birkaç yıldır konuşuyor, tartışıyoruz. Dünyanın doğal kaynaklarının tükendiği bir gerçek, bu durum bizi alternatif enerjiler üzerine çalışıp, yeni sistemler, alternatif çözümler bulmaya zorluyor.

2009'da ABD hükümeti sürdürülebilir teknolojiler için 100 milyar dolar, Çin ise 200 milyar dolar taahhüt etti. General Electric, Google, Siemens, Sharp uzun süredir yenilenebilir enerjiye yatırım yapıyor ve fosil kaynaklarından daha ucuza elektrik üretmeyi amaçlıyor. 2011 sonunda ABD hükümeti Türkiye'yle ortak iki farklı projeye imza attı. 2011'de yenilenebilir enerjiye yapılan global yatırımlar 260 milyar doları buldu ve bu rakam bir önceki yıla göre yüzde 5'lik artış gösterdi.

AB ülkeleri 2020'de elektrik üretimlerinin yüzde 20'sinin yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamayı hedefledi. Türkiye'de de temiz enerji teknolojileri ve yenilenebilir enerji üzerine farklı projeler geliştiriliyor ve büyük firmalar da bu konunun üzerine yoğunlaşıyor. Türkiye, yenilenebilir enerji kaynakları açısından, hidroelektrik, rüzgar, güneş ve jeotermal enerji, yüksek potansiyele sahip ülkeler arasında. 2011 yılı ortası itibarı ile kurulu güçlerde, hidrolik enerjide 16 029 MW, rüzgarda 1 597 MW, biyokütlede 125 MW, jeotermalde ise 154 MW'a ulaşıldı.

Potansiyelinin oldukça önemli bir bölümü değerlendirilmeyi bekleyen yenilenebilir enerji kaynaklarının verimli şekilde kullanılması, Türkiye'nin enerji bağımsızlığında önemli rol oynuyor. Türkiye'de yenilenebilir enerji yatırımları önümüzdeki yıllarda artarak devam edecek. Temiz enerji teknoloji yatırımları, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimi maliyetini düşürüyor ve sonuçta sektöre büyük firmalar ciddi yatırımlar yapmaya başlıyor.

Altın fiyatları, döviz fiyatları, dolar, euro, sterlin, canlı borsa, hisse senetleri, hisse fiyatları, dünya borsaları, en çok artan hisseler, en çok azalan hisseler, uzman görüşleri, banka faizleri, VOB, teknik analiz, KAP haberleri

Niş mağazacılık yükseliyor, organik tarım ve tekstile yatıran kazanıyorÖZCAN Tahincioğlu-Tahincioğlu Holding ve Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı

Niş mağazacılık perakende sektörünün son zamanlarda öne çıkan bir kolu. ABD ve Avrupa'da yaygın olan fakat Türkiye'de yeni büyümeye başlayan niş mağazacılık (spesifik bir ürün grubunun satışı) sıcak bir sektör haline geldi. Türkiye de niş ürünlere talebi yüksek bir ülke artık; farklı ürün satın alma isteği ve seçicilik bizde de artıyor.

Örneğin Endeavor Girişimci şirketlerinden ciceksepeti.com sadece çiçek ve tatlı grubuna yoğunlaşarak online satın alma ve çiçek gönderimini birleştirdi ve üzerine oldukça talep gören tatlı gönderimi gibi yeni bir konsept de ekledi. Bu başarıyı fark eden Amazon.com'un Türkiye'deki ilk yatırımını ciceksepeti.com'a yapması tesadüf değil.

Büyüme potansiyeli çok yüksek olan organik tarım ürünleri de niş mağazacılıkta da yerini almaya başladı. Pahalı bir yöntem olması sebebiyle girişimcileri ilk etapta çok çekmiyor fakat organik tarım için yurtiçi ve yurtdışında inanılmaz bir pazar var.

Sadece gıda değil, kozmetik sektöründe de kimyasal yerini organiğe bırakıyor, tekstil, otomotiv üreticileri organik ürün kullanıyor, organik bebek ürünleri rağbet görüyor. Krizlere rağmen, organik ürün pazarı her yıl yüzde 15 oranında büyüyor. Organik tarım işine girmek isterseniz, AB'den verilen cazip fonlar da mevcut.

Türkiye'nin bu pazardaki rekabet avantajını da düşünecek olursak organik tarıma yatırım yapmak oldukça mantıklı görünüyor.

Turizm, sigorta, altyapının yıldızı daha da parlayacak

SUZAN Sabancı-Akbank T.A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı

2012'de ön plana çıkacak sektörler arasında, Altyapı-ulaştırma, Enerji, Turizm-eğlence, Sigorta-emeklilik fonlarını sayabiliriz.

Altyapı-ulaştırma, konut-inşaat sektörlerinin ön planda olmasının sebebi bu alanlarda ihtiyaçlarının yüksek olması ve devletin bu sektörlere destek olması. Türkiye açısından kritik bir konu olarak öne çıkan enerji sektöründe ise özelleştirmeler ve yeni yatırımların yabancı sermaye girişiyle birlikte devam edeceğini görüyoruz.

Hükümet, 2023'e kadar nükleer enerji, doğalgaz depolama tesisleri, rüzgar enerjisi ve yerli kömür kullanımı gibi enerji çeşitliliği ve güvenliğini artıracak kaynakları harekete geçirmeyi hedefliyor.

Bu alanda da büyük bir potansiyel var. Son 2 yılda önemli sıçramalar yapan turizm-eğlence sektörü, pek çok yerli ve yabancı yatırımcının da ilgi odağı. Sektör krize rağmen büyümesini sürdürdü.

Bu yıl için hedef yükselten sektörün yıl sonunda 32 milyon turiste ulaşması bekleniyor. Alternatif turizm hizmetleri küçük yatımcıların da ilgisini çekiyor.

Hizmet sektörü açısından bir diğer önemli konu da bireysel emeklilik ve sigorta. Türkiye'nin en önemli sorunu olan tasarrufların artırılması için bu iki alan önümüzdeki yıllarda teşvik edilecek. Dolayısıyla bu sektörler de hızlı büyüme potansiyeli gösterecek.

'Outsourcing' hizmetine talep her geçen artıyor

Ali Koç-Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi

Dünyadaki yeni ekonomik gelişmeler şirketleri ciddi bir maliyet düşürme ve verimlilik baskısı altına aldı.

Ürün fiyatlarının son 20 yıl içinde enflasyonun artışına rağmen yarı fiyatına inmesinin en önemli sebeplerinden biri olan outsourcing, tasarımdan yazılıma, mali denetimden lojistik yönetimine, müşteri desteğinden satışa tüm iş alanlarını kapsayabiliyor. Catering, Temizlik, Güvenlik, Atık yönetimi, Peyzaj, Sosyal medya içerik yönetimi, Bilgi işlem, veri yönetimi ve Kurumsal eğitimler oursourcing fırsatlarının sadece birkaç örneği.

Dünya, Çin ve Hindistan dışında işbirliği yapabileceği yeni ülkelerin arayışına girdi. Bir diğer yeni trend ise tedarik zincirindeki gecikmeler, dil ve kültürel sorunlar, mesafe yönetimi, entellektüel sermaye risklerini azaltmak için yerel girişimcilerle çalışmak. Bu gelişmelerin her ikisi de Türk girişimcileri için önemli bir fırsat.

2011 Avrupa İş Ödülleri'nde Türkiye'nin en iyi 25 şirketi arasına giren Endeavor girişimcilerinden Youtholding gençliğe yönelik pazarlamayı Türkiye'de ilk başlatan firma. Şirketin büyüklüğü 20 milyon TL'yi aştı. Öte yandan outsourcing tüm dünyadaki girişimciler ve işgücü için mekandan bağımsız fırsatlar barındırıyor.

Örneğin Freelancer.com 2006 yılında kurulmuş ve şu an dünya çapında 3 milyon profesyoneli bir araya getiren dev bir online outsourcing merkezi. Sitenin sahibi 37 yaşında bir girişimci ve şirketin geçen yılki cirosu 35 milyon doları buldu.

Kaynak: http://piyasanet.hurriyet.com.tr/%5Cc%5Chaber_ic.asp?id=791909

Kendi elektriğini üretme' dönemi

Kendi elektriğini üretme' dönemi

Artık herkes bireysel olarak veya talep birleştirerek evlerindeki çatılara kuracakları güneş panellerinden, küçük su kaynaklarından, bahçedeki rüzgar güllerinden kendi kullanımı için elektrik üretip fazlasını sisteme satabilecek.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) herkesin lisans almadan 500 kilovata kadar kendi elektriğini üretip ihtiyaç fazlasını satmasına yönelik teknik düzenlemeyi tamamladı.

Kurul’un önceki gün yapılan toplantısında konuyla ilgili tebliğ karara bağlandı.

Kararla, bu tür tesislerin hangi kurumlara nasıl başvuracağı ve diğer teknik şartlar belirlendi. Kamuoyunun görüşüne açılan Elektrik Piyasası Kanun değişikliğinde de bu rakamın EPDK tarafından iki kat arttırılabileceği hükmü getirilerek, pazarın daha da büyümesi hedefleniyor.

AA muhabirine konuyla ilgili açıklama yapan EPDK Başkanı Hasan Köktaş, "Artık, tüketici kendi elektriğini üretmeye başlıyor. Bu düzenlemeyle dağınık şekildeki enerji kaynaklarından mümkün olduğu kadar çok kişi en az bürokratik işlemle elektrik üretimi yapabilecek. Bu çerçevede elektrik üretenlerin öncelikle kendi ihtiyacını karşılaması, üretilen fazla elektriğin de dağıtım sisteminde en yakın noktada tüketilmesi imkanı sağlanacak" dedi.

Çok oyunculu serbest enerji piyasasının üst seviyelere çıktığını, bir yandan da her yıl serbest tüketici limitini azaltarak piyasada elektrik alım-satım alanını genişlettiklerini anlatan Köktaş, "Tüketicinin rekabetten faydalanıp daha ucuza enerji tüketmesi sağlanıyor. Diğer yandan da üretim cephesinde kendi bölgesinde enerji kaynakları olan herkesin bunları ekonomiye kazandırmaları sağlanıyor. Böylece büyük bir pazar kuruyoruz" diye konuştu.

Şirket kurmadan da elektrik üretilebilecek

Hasan Köktaş, elektrik üretmek için anonim ve limited şirket kurma zorunluluğu olmamasının büyük avantaj sağlayacağına da dikkati çekti.

Özellikle toplu konutlar, sanayi tesisleri, sulama birlikleri, kooperatifler, üniversiteler ve hastanelerin gerek ısı gerekse kesintisiz ve güvenilir elektrik ihtiyacını, verimi yüksek kojenerasyon tesisi kurarak sağlayabileceklerini kaydeden Köktaş, "Ayrıca, tüketiciler maliyeti çok yüksek olmayan santraller, paneller ve düzenekler kurarak elektrik üretip kendi makinesini çalıştıracak, konutlarını aydınlatacak. Fazla enerjiyi de belirlenen teknik kriterlere göre sisteme bağlanarak satabilecek" dedi.

Bu arada, enerji uzmanlarının verdiği bilgiye göre, Türkiye’de bir mesken ortalama 1.500 kWh (kilovatsaat) elektrik tüketiyor. 500 kW’lık yenilenebilir enerjiye dayalı bir tesisin, bir yılda ortalama 2 bin saat çalıştığı varsayımı ile yılda 1 milyon kWh elektrik ürettiği değerlendiriliyor. Bu da yaklaşık 700 meskenin elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor. Burada 500 kW üst sınır, yaklaşık 700 evin elektrik enerjisini karşılayabilecek. Bir evin kendi elektrik ihtiyacını karşılaması için çok daha düşük bir tesis kurması yeterli olacak.

Düzenleme ne getiriyor?

Yönetmelik kapsamında hidroelektrik tesislerde elektrik üretimi yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişiler başvurularını üretim tesisini kuracakları ilin il özel idaresine yapacak.

Tebliğin yayımı tarihinden itibaren kurulacak kurulu gücü 500 kW’a kadar olan kojenerasyon tesisleri, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisleri ve mikro kojenerasyon tesisleri için üretim tesislerinin bağlanacağı TEİAŞ’a ait her bir trafo merkezi bazında, 2 MW ve üzerindeki toplam bağlanabilir üretim tesisi, gücünü belirleyerek ilgili dağıtım şirketine bildirecek.

Her bir tüketim tesisi için bir adet kojenerasyon tesisi, mikro kojenerasyon tesisi ya da yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisi kurulması esas olacak. Ancak dağıtım sisteminde yeterli kapasite bulunması halinde bir tüketim tesisi için birden fazla yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisi ya da tesisleri kurulmasına izin verilebilecek.

Kaynak: http://haber.ihlassondakika.com/haber/Kendi-elektrigini-uretme-donemi---4851_456157.html

Aliagada Rüzgar Enerji fırsatları anlatılıyor

Aliagada Rüzgar Enerji fırsatları anlatılıyor

Aliağa Ticaret Odası(ALTO) ve Ayetek Proje Danışmanlık şirketi birlikte düzenledikleri organizasyon ile Aliağa’daki orta ve büyük ölçekli firmalara rüzgar enerjisinden nasıl yararlanabileceklerini, yasal mevzuatlarını ve rüzgar enerjisini kullanmanın avantajlarını anlatacaklar.Seminer 22 Şubat 2012 Çarşamba günü (bugün), saat 14.00’te Aliağa Ticaret Odası Seminer Salonunda düzenlenecek.

Toplantıda Rüzgar enerjisinin işletmeler için neden önemli olduğundan, başvuruların ve yatırımın nasıl yapılacağına, rüzgar enerjisinin avantajlarından, yatırım yapmak isteyenlerin izleyecekleri yol haritasına kadar bir çok konuda detaylı bilgiler aktarılacak.

Rüzgar enerjisi yatırımlarına Aliağa’da geç kalındı

ALTO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Saka doğal kaynakların kullanılmasının önemine vurgu yaparken, Aliağa gibi rüzgara açık, orta ve büyük ölçekte firmaların yoğun bulunduğu bir bölgede rüzgar enerjisi yatırımlarının yapılmasına geç kalındığını ifade etti. Başkan Saka: “Çarşamba günü odamızda rüzgar enerjisi yatırımına dair tüm detaylara ulaşabileceksiniz. Bu açıdan bu seminerin yatırım yapmayı düşünmeyenler için bile bir bilgilendirme olacağını ve her şeyden önemlisi katılımcılara önemli yarar sağlayacağı düşüncesindeyim” dedi.

Kaynak: http://www.aliagaekspres.com.tr/?p=11338

Rüzgar lisansı için ‘av’a çıkacak enerjiye 1 milyar Euro yatıracak

Rüzgar lisansı için ‘av’a çıkacak enerjiye 1 milyar Euro yatıracak

FİBA Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin, enerjinin, grubun en önemli beş iş kolundan biri olduğunu belirterek, “2015 itibariyle sektörde en az 1 milyar Euro’luk yatırım yapmış olmayı hedefliyoruz” dedi. Özyeğin, önümüzdeki dönemde elektrik üretim özelleştirmelerinde yer alacaklarını, rüzgar lisansı toplayacaklarını söyledi.

FİBA Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin, 2007’de 125 milyon lira özkaynakla yatırıma başladıkları enerji sektöründe bugün toplamda 450 milyon lira yatırıma ulaştıklarını, 2015 yılına kadar 1 milyar Euro’luk yatırım yapmış olmayı planladıklarını söyledi. Fiba Özyeğin, “Enerji, en fazla konuştuğumuz, içimizde en fazla toplantı yaptığımız alanlardan biri. Özellikle rüzgar enerjisinde hızla büyüyoruz. Şu anda 87.5 megavat (MW) kurulu gücümüz var. Altı ayda bunu 150 MW’a çıkaracağız. 2013 sonunda rüzgarda 375 MW kurulu gücümüz olacak. Benim şahsi hedefim 400 MW’ın altında olmamasıdır” dedi.
1 milyar Euro
Bunun yatırım boyutuna dikkat çeken Özyeğin, şöyle devam etti: “2013 haziran ayı itibariyle rüzgar enerjisine 1 milyar liralık yatırım yapmış olacağız. Jeotermal, güneş, hidroelektrik, termik santral noktasında da tüm fırsatları değerlendiriyoruz. Amacımız 2015 yılı itibariyle tüm bu alanlarda 1 milyar Euro’nun altında yatırım yapmamış olmak. Bu oranın üstü açık. Fırsatlara bağlı olarak yatırımlar gelişecek. Bunun altında yatırım yaparsak, kendimizi istediğimiz safhaya ulaşamamış olarak göreceğiz. İki-üç yıl lisans toplamaya çalışacağız. 200-300 MW’lık projeler de olabilir. Türkiye, rüzgar rejimi açısından çok güçlü, Avrupa’daki en iyi rüzgar parkurlarından biri. Türkiye’nin ithalata bağımlı yaşamaksızın, kendi rüzgar koridorlarını çok iyi şekilde değerlendirme şansı var. Sahip olduğumuz gücün en az 4-5 misline sahip olma şansımız var. Orta vadede bu 10-12 misli olabilir.”
Elektrik ticareti fırsat
Fiba Grubu’nun elektrik perakende satış markası Cere’an Genel Müdürü Onur Yazgan ise, elektrik ticareti açısından Türkiye’nin 100 milyar dolarlık son tüketici faturası olan bir bölgede yer aldığına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Elektriği daha ucuz olan Bulgaristan ve Yunanistan’dan alarak, Türkiye’de değerlendirmek ve Irak gibi komşu ülkelere satmakta ciddi potansiyel var. Türkiye’de elektrik ticaretti faaliyetlerinin orta vadede 200 milyar dolara hacme ulaşması mümkün. Ticaret yaptığımız Bulgaristan ve Yunanistan’a, İtalya, Romanya, Arnavutluk ve Sırbistan’ı da eklemek istiyoruz. Özellikle doğalgaz problemiyle alakalı elektrik fiyatlarının arttığı bir ortamda, ticaret açısından bu ülkeler önemli birer fırsat.”

Çevre ülkelerde 150 MW rüzgar projesi var

FİBA Holding’in enerji iştiraki Fina Enerji Holding Yönetim Kurulu Üyesi Karani Güleç, rüzgarın yanısıra termik, hidroelektrik ve solar alanında da proje geliştirmeye başladıklarını, yalnız yurt içinde değil yurtdışında da projeler geliştirdiklerini kaydetti. Güleç, “Hedefimiz Türkiye’nin en büyük rüzgar enerjisi üreticilerinden biri olmak ve 1000 MW’ın üzerine çıkmak. Yurtdışında da çevre ülkelerde ilerlediğimiz 150 MW’lık rüzgar projelerimiz var” dedi.

‘Serbest tüketici’ye yüzde 20 ucuz elektrik var henüz konuta yok

CERE’AN’ın, 30 ilde bayi üzerinden serbest tüketicilere elektrik satış tarife paketleri sunduğunu anlatan Onur Yazgan, bu paketlerin yüzde 20’ye varan ucuzluk sağladığını vurguladı. Henüz mesken müşterilerine bu ürünü sunamadıklarını, serbest tüketici limitinin düşmesiyle 2015’de meskenlerin de dahil olacağını düşündüğünü kaydeden Yazgan, şu anda 3 bin olan abone sayısının o zaman çok hızlı büyüyeceğine inandıklarını kaydetti.

Üretim tarafındaki özelleştirmeye bakacak

MURAT Özyeğin elektrik dağıtım özelleştirmelerinde fiyatlar ilgilerini çekmediği için ilgilenmediklerini, ihale iptallerinin de fiyatların makul olmamasından kaynaklandığını düşündüklerini dile getirerek, üretim tarafında yapılacak özelleştirmelerde yer alacaklarını söyledi.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/19911491.asp

Siemens ve Güriş Holding Dinar Projesi icin anlasti

Dinar Rüzgar Enerjisi Santrali, 50 MW kurulu gücüyle bölgenin enerji üretim kapasitesini güçlendirecek.

Siemens ve Güriş Holding imzası ile Dinar'a dev rüzgar enerjisi yatırımı
Siemens'in, 2.3 MW'lık ve 108 metre kanat çapına sahip türbinlerinin kullanılacağı Dinar Rüzgar Enerjisi Santrali, 50 MW kurulu gücüyle bölgenin enerji üretim kapasitesini güçlendirecek.

Siemens Türkiye ile Güriş Holding A.Ş.'nin iştiraki Mogan Enerji Yatırım Holding (MEYH) A.Ş., Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde kurmayı amaçladığı yeni rüzgar santrali bölgenin enerji ihtiyacının karşılanması için büyük önem taşıyor

Dinar Rüzgar Santrali'nde Siemens'in teknolojisiyle 2.3 MW gücünde tam 22 türbinin kurulumu gerçekleştirilecek. 108 metre kanat çapına sahip türbinler, özel tasarımları sayesinde düşük ve orta güçteki rüzgarlarda bile yüksek güç üretebilme özellikleriyle farklılaşıyor. Dün gerçekleştirilen imza töreninin ardından bir açıklama yapan Siemens Türkiye CEO'su Hüseyin Gelis; 50 yılı aşan geçmişiyle Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayan Güriş Holding ile uzun yıllardır pek çok alanda birlikte çalıştıklarını belirterek, Güriş'in yenilenebilir enerji vizyonununda da aynı işbirliğini sürdürmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Gelis, sözlerini şöyle sürdürdü: "Siemens olarak ülkemizin zengin yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılır hale gelmesine olan katkımız nedeniyle gururluyuz. Küresel ölçekte elde ettiğimiz tecrübeyi Türkiye'deki yatırımcılarla paylaşarak yolumuza devam ediyoruz. Bugün, Güriş Holding ile gerçekleştirdiğimiz yeni yatırım ile, 2.3 MW'lık rüzgar türbini ailemizin en yeni, düşük rüzgar güçlerinde bile enerji üretimine olanak sağlayan özel kanat tasarımlı üyesini sunuyoruz. Bugüne kadar dünya genelinde 4 bini aşkın kurulum gerçekleştirdiğimiz 2.3 MW ailesine ait olan türbinlerimiz, kendini kanıtlamış dayanıklılık ve emre amadeliğiyle öne çıkıyor. Güriş Grubu ile uzun yıllardır pek çok alanda çeşitli projelere imza attık. Önümüzdeki dönemde de bu işbirliğimizin artarak sürmesini hedefliyoruz."

Zorlu doğa koşullarında yüksek performans

Dinar Rüzgar Santrali'nin kurulacağı bölge, zorlu coğrafi koşullarıyla dikkat çekiyor. 1300 metre rakıma sahip bölgede gerçekleştirilecek proje kapsamında inşaat dışındaki tüm altyapı çalışmaları Siemens tarafından gerçekleştiriliyor. Toplamda 50 MW'lık kurulu gücüyle yalnızca bölgenin değil, bugüne kadar Türkiye'de gerçekleştirilmiş en yüksek güçteki rüzgar santralleri arasında yerini alacak olan Dinar Rüzgar Santrali'nin 2012 sonunda tamamlanarak devreye alınması hedefleniyor. Santral tamamlandığında yıllık 95 bin ton karbondioksit salımının önüne geçilebilmesiyle hava kalitesinin artışında da önemli bir rol üstlenecek.

Siemens, proje kapsamında, kurulum süreci haricinde servis hizmetleriyle de Güriş'e destek olmayı sürdürecek. Güriş Holding'le, 5 yıllık servis anlaşmasını da kapsayan projeyle Türkiye'nin önemli rüzgar üreticileri arasındaki konumu daha da sağlamlaşacak.

Yenilenebilir enerjinin iki uzman ismi bir arada

Siemens, yenilenebilir enerjinin dört önemli alanında geliştirdiği ürün ve teknolojilerle tüm dünyada sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor. Siemens Rüzgar Enerjisi Bölümü, dünyanın alanlarında en verimli ürünlerini geliştirerek yatırımcıların kullanımına sunuyor. Off-shore türbinler olarak tanımlanan, deniz üstü rüzgar türbinlerinde dünya liderliğini elinde bulunduran Siemens, 100 yıldır Türkiye'de şehirlerin enerji ihtiyacını karşılamaya yönelik projeler geliştiriyor. Siemens, bugün ülke genelindeki elektrik altyapısının %30'unda katkı sahibi. Yenilenebilir enerji yatırımlarında ilk başvurulan şirketlerden biri olan Siemens, küresel ölçekte sahip olduğu tecrübeyi Türk yatırımcıların ihtiyaçlarını karşılamada kullanıyor.

Yenilenebilir enerji yatırımlarında son yıllarda yaptığı atakla ülkenin en önemli üreticileri arasında yer alan Mogan Enerji Yatırım Holding (MEYH) A.Ş. enerji sektöründeki konumunu hızla güçlendiriyor. Bugüne kadar Türkiye'nin farklı bölgelerinde önemli yatırımlarına imza atan Güriş Holding A.Ş., bu alandaki gelişimini hızlandırmak amacıyla enerji şirketlerini Mogan Enerji Yatırım Holding (MEYH) A.Ş. çatısı altında topladı. Enerji sektörüne yönelik Türkiye dışındaki yatırımlarına da ağırlık veren Mogan Enerji Yatırım Holding (MEYH) A.Ş., rüzgar enerjisi haricinde, Türkiye'nin en büyük jeotermal enerji santrali, hidroelektrik santrali ve doğalgaz çevrim santrali yatırımlarıyla da adından söz ettiriyor.


Kaynak: http://www.sondakika.com/haber-dinar-ruzgar-enerjisi-santrali-3385691/

Rüzgar ve güneş ölçüm esasları belirlendi

Rüzgar ve güneş ölçüm esasları belirlendi

EPDK, rüzgar ve güneş enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak amacıyla yapılan lisans başvurularında, uygun ölçüm yapılmasına ilişkin usul ve esasları belirledi.
Rüzgar ve güneş enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak amacıyla yapılan lisans başvurularında kaynak bazında standardına uygun ölçüm yapılmasına ilişkin usul ve esaslar belirlendi.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK), ''Rüzgar ve Güneş Enerjisine Dayalı Lisans Başvurularına İlişkin Ölçüm Standardı Tebliği'', Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Tebliğe göre, rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak üzere lisans başvurusunda bulunan tüzel kişiler tarafından, tesisin kurulacağı saha üzerinde en az bir yıl süreli ölçüm yapılması zorunlu olacak.

Ölçüm istasyonu, rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisinin kurulacağı lisans başvurusu yapılan santral sahası içerisinde yer alacak.

Ölçüm istasyonu; rüzgar hızı sensörü, rüzgar yönü sensörü, sıcaklık sensörü, basınç sensörü, bağıl nem sensörü ile ölçüm kayıt cihazlarından oluşacak. Rüzgar ölçüm direğinin yüksekliği minimum 60 metre olacak. Rüzgar ölçümlerinden en az bir tanesi 30 metrede, diğer ölçümler ise en az 3 metrede yapılacak. Rüzgar hızı ve yönü en az iki seviyede, basınç, sıcaklık ve nem ise en az bir seviyede ölçülecek.

Güneş ölçümleri

Güneş enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak üzere lisans başvurusunda bulunan tüzel kişiler tarafından, tesisin kurulacağı saha içerisinde en az 6 ayı yerinde ölçüm yapılmış olmak kaydıyla asgari bir yıl süreli veri sunulması zorunlu olacak.

Güneş ölçüm istasyonu kurulum raporu onaylama yetkisi yerinde inceleme yapılması kaydıyla Meteoroloji Genel Müdürlüğünde olup raporun onaylandığı tarih güneş ölçümüne başlama tarihi olarak kabul edilecek.

Kaynak: http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/2012/02/22/ruzgar-ve-gunes-olcum-esaslari-belirlendi

Sunday, February 19, 2012

Sony Ericsson president Nordberg nominated for Vestas chairmanship

Sony Ericsson president Nordberg nominated for Vestas chairmanship

DENMARK: Vestas has announced plans to nominate current Sony Ericsson president Bert Nordberg to replace outgoing chairman Bent Carlsen.

Heading for Vestas... Sony Ericsson president Bert Nordberg

Last week, Carlsen announced he would not be standing for reelection at Vestas' AGM in March. Also leaving is deputy chairman Torsten Rasmussen and board member Freddy Frandsen.

Vestas said it is also nominating president of the Sandvik Mining Corporation, Lars Olof Josefsson, and vice president for corporate responsibility at telecoms company Telia Sonera, Eija Pitkanen, to replace Rasmussen and Frandsen respectively.

Out of the three, only Josefsson has worked in the energy sector with roles at both Siemens' industrial turbine division and Alstom Power. He was president at both companies.

The remaining board members are standing for reelection. The election of a new chairman will have a potential impact on the future of Vestas chief executive Ditlev Engel who was previously supported by Carlsen.

Nordberg has been president of Sony Ericsson since 2009 and has been with the company since 1996. The mobile manufacturer had a difficult 2011 with losses of €247 million announced in December. In October, Sony announced it was taking full control of the division.

Carlsen, Rasmussen and Frandsen's decision was announced as Vestas prepared to publish its annual report for 2011. The company has failed to meet its own revenue targets and has been forced to issue two profit warnings in recent months.

In January and prior to Carlsen's resignation there were reports a number of senior investors in the company wanted Vestas board member and FLSmidth chief executive Jorgen Huno to step into his shoes.


Reference: http://www.windpowermonthly.com/news/1117603/Sony-Ericsson-president-Nordberg-nominated-Vestas-chairmanship/

Turbine prices could fall until 2014

Turbine prices could fall until 2014

Wind turbine prices have continued to fall with manufacturers particularly at risk from falling margins, according to research from Bloomberg New Energy Finance (BNEF).Turbine prices have tumbled on older turbines such as GE's 1.5MW model

Turbine prices have tumbled on older turbines such as GE's 1.5MW model

BNEF's Wind Turbine Price Index (WTPI) covering 2H 2011, found prices had fallen to €0.91 million, with older models, including the GE 1.5MW, Vestas V90, being particularly badly hit in terms of price falls.

Additionally, the research found that newer models such as the Vestas V112 3MW and V100, GE2.5MW and Siemens SWT2.3MW turbines, were falling to €1 million/MW, around 10-15% below expectations.

The price falls were blamed on overcapacity in the global marketplace with the European markets particularly badly hit. Core European markets Spain, the UK, France and Italy, showing pricing in the €0.78 million/MW to €86 million/MW range.

Procurement officers taking part in the research said they expected the trend to continue under 2015. A 2% decrease is predicted both in 2012 and 2013, before a small recovery takes places in 2014.

The influence of manufacturers from the Far East in Europe and the Americas has also been felt with some projects falling as low as €70 million/MW.

The report was compiled via 38 turbine buyers covering around 230 contracts on 10.6GW of projects.

Reference: http://www.windpowermonthly.com/News/MostRead/1117015/Turbine-prices-fall-until-2014/

Sunday, February 12, 2012

Turkey to generate 20,000 MW wind power by 2023

Haberturk - Abundant with renewable energy sources, Turkey sets out to utilize its potential in order to supply the increasing power demand of its rapidly-growing economy. Wind energy will take up a considerable proportion of Turkey’s installed capacity in 2023, as the country aims to generate 20,000 MW from wind turbines, according to Turkey’s Minister of Energy and Natural Resources, Taner Yildiz.

Speaking at a meeting of industrialists and state bodies, jointly organized by his ministry and the Wind Energy Association of Turkey (TUREB), Yildiz said that despite its relatively late entry among the world’s 86 wind power producing nations, Turkey has made it to the top 15 in wind power with large-scale investments taking place in the sector. “Renewable Energy Law enacted in 2005 led to rapid expansion of the sector. Turkey currently has an installed capacity of 1,750 MW generated from wind energy. The capacity will reach 10,000 MW when licenses granted or about to be granted are taken into account,” said the minister.

Yildiz also mentioned Turkey’s local development and production efforts of wind turbines and generator units. The TRY 50 million project under the leadership of The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBİTAK) aims to field a 2.5 MW wind turbine by 2014. By the centennial of the republic in 2023, the country plans to have a 20,000 MW installed capacity generated by wind farms.


Reference: http://www.invest.gov.tr/en-US/infocenter/news/Pages/180112-turkey-wind-energy-target-capacity-20000mw.aspx

Turkey among European top 10 in wind power

Milliyet - Turkey’s new wind farms established last year added 470 MWs to the country’s installed wind power capacity, taking the total to 1,799 MW, according to the European Wind Energy Association (EWEA). The 36 percent increase means that Turkey is now among the top 10 European wind energy producers for the first time. Germany and Spain are the top two wind energy producers in Europe.

Turkey has increasingly turned to its renewable sources to drive its booming economy and the share of wind power in total installed capacity will exponentially increase over the next 10 years. The country aims to generate 20,000 MW from wind farms in 2023.

http://www.invest.gov.tr/en-US/infocenter/news/Pages/070212-turkey-among-european-top-10-wind-power.aspx

Turkey Plans to Support Domestic Production of Wind Turbines

Turkey plans to spur local companies to make wind turbines to curb imports that may cost $20 billion over 20 years, its main scientific research agency said.

Prime Minister Recep Tayyip Erdogan supports legal changes on state purchasing to allow the Scientific and Technological Research Council of Turkey, or Tubitak, to set up companies and spur technology transfers, Chairman Yucel Altunbasak said. The agency wants to take stakes in startups, and may give Turkish manufacturers research and technical assistance, he said.

“There are legal problems with Tubitak forming commercial ventures or companies and we’re working on overcoming them,” he said today in Ankara. Tubitak is also supporting development of local auto, aviation, missile and radar technology, he said.

Turkey is seeking to cut a current-account deficit of about 10 percent of gross domestic product by reducing its dependence on imported energy and encouraging local manufacturing output.

Reference: http://www.bloomberg.com/news/2012-01-13/turkey-plans-to-spend-20-billion-on-local-wind-turbine-output.html

Friday, February 10, 2012

Rüzgardan elektrik 1799 megavata ulaştı Avrupa 10’uncusu olduk

Rüzgardan elektrik 1799 megavata ulaştı Avrupa 10’uncusu olduk

7 Şubat 2012

Avrupa 10’uncusu olduk

Türkiye, rüzgar enerjisinden elektrik üretimini geçen yıl yüzde 36 artırarak Avrupa’da ilk 10’a girdi.

Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği’nin verilerine göre, 2010 sonunda rüzgardan elektrik üretme kapasitesi bin 329 megavat olan Türkiye, geçen yıl bu rakama 470 megavat daha ekleyerek kurulu kapasitesini 1799 megavata çıkardı. İrlanda’yı geride bırakarak Avrupa’da 10’uncu sıraya yükseldi.

Geçen yıl rüzgar enerjisinde Avrupa lideri 29 bin 60 megavat ile Almanya olurken, 21 bin 674 megavat ile İspanya ikinciliği aldı. Rüzgardan elektrik üretim kapasitesinde Türkiye’nin önünde sıralanan diğer ülkeler 6 bin 800 megavat ile Fransa, 6 bin 747 megavat ile İtalya, 6 bin 450 megavat ile İngiltere, 4 bin 83 megavat ile Portekiz, 3 bin 871 megavat ile Danimarka, 2 bin 907 megavat ile İsveç ve 2 bin 328 megavat ile Hollanda oldu.

Geçen yıl Avrupa’da rüzgar enerjisine 13 milyar Euro’luk yatırım yapılarak sağlanan 10 bin 281 megavat ilave kapasiteyle toplam kurulu kapasite 96 bin 600 megavata ulaştı.

Yüzde 47’si güneş

Geçen yıl AB’de yeni elektrik üretim kapasitesinin yüzde 47’sini güneş enerjisi, yüzde 22’sini doğalgaz santralleri, yüzde 21’ini rüzgar enerjisi, yüzde 5’ini kömür santralleri, yüzde 1.6’sını fuel oil santralleri ve yüzde 1.3’ünü hidroelektrik santralleri oluşturdu. 2011 sonu itibariyle AB’de toplam elektrik üretim kapasitesinin yüzde 26’sını kömür, yüzde 23’ünü doğalgaz, yüzde 14’ünü nükleer ve hidroelektrik, yüzde 10’unu rüzgar ve yüzde 6’sını fuel oil santrallerinden sağlandı. Dünyada rüzgar enerjisinde 45 MW kurulu kapasitesiyle Çin ve 44 MW kurulu kapasitesiyle ABD başı çekerken Almanya üçüncü sırada bulunuyor.


Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/19859957.asp